Türk Markalarının Küresel Arenada Yolculuğu Franchise Fuarlarıyla Olacak.
Merhaba! Bu makalede, Türkiye’nin fuarcılık sektöründeki önemli bir figür olan MedyaFors’un Yönetim Kurulu Başkanı Özhan Erem ile yapılan derinlemesine bir söyleşi üzerinden ihracatta Franchise Fuarları’nın önemini ve Türk markalarının küresel arenadaki yolculuğunu keşfedeceğiz.
Media Force ve Özhan Erem’in Liderliğindeki Değişim
Özhan Erem, sadece CNR Fuarcılık’ın kurucularından biri olmakla kalmayıp aynı zamanda sektörel yayıncılık alanında da önemli bir role sahiptir. 1980’lerin ortalarına dayanan kapsamlı bir deneyimle, Erem fuarcılık ve yayıncılığı birleştirerek sektöre yön vermiştir.
Erem, kurmuş olduğu birçok şirketin öncülüğünde, Nalburiye, Kırtasiye, Otoyedek Parça, Kuruyemiş gibi 14 farklı sektörel yayıncılık girişimine öncülük etmiştir. Erem, çalışmalarında her zaman fuarcılık ve yayıncılığın birbirini güçlendirebileceğini görerek çalışmalarını bu vizyonla sürdürmüştür.
B2B Fuarlar ve Türk Markalarının Yükselişi
Dünyada henüz dijital medyanın olmadığı dönemlerde Erem, oluşturmuş olduğu B2B fuarlar konseptiyle Türkiye’de ve dünyada fuarcılık anlayışını değiştirmiştir. Bu süreçte, Türk markalarının uluslararası arenada temsil edilmesi ve tanıtılması amacıyla bir dizi organizasyon düzenlemiştir.
2003 yılında başlattığı Bayim Olur Musun Franchise Fuarları ise Türkiye’de franchising kavramını benimseten ve Türk markalarını dünya çapında temsil eden bir platform haline gelmiştir.
Devlet Desteği ve İhracatta Karşılaşılan Zorluklar
Türk firmalarının franchise bağlamında uluslararası fuarlara katılımını sınırlayan faktörlerden biri devlet desteklerinin yetersizliğidir. Erem, düzenlenecek franchise fuarlarıyla Türk markalarının küresel düzeyde tanınırlığını artırmasının ve ticaret hacminin genişlemesinin önemini vurgulamaktadır.
Franchise fuarları, Türk markalarının yurt dışında bayilik ve master franchise verme, yeni pazarlara açılma fırsatı bulduğu bir platform olarak öne çıkmaktadır.
Ancak Türk firmaları, devletimizin bu fuarları genel nitelikli fuar olduğundan dolayı desteklememesinden dolayı franchise fuarlarına katılamamakta ve bu durum, franchise alanında uluslararası alanda ülkemiz firmalarının fuarlara katılmasının önünde bir engel olarak öne çıkmaktadır. Erem, uluslararası alanda düzenlenecek franchise fuarlarının destek kapsamına alınmasıyla firmalarımızın önemli bir ivme kaydedeceğine inanmakta ve rafa ihracat anlamında kazanımlarımızın artacağına inanmaktadır. Erem, fuarcılığın sadece hizmet ihracatı değil, aynı zamanda mal ihracatı üzerinden de algılanması gerektiğine dikkat çekmektedir.
Devlet Desteğinin Artırılması ve Türk Markalarının Rekabet Gücü
Bu noktada, Türk markalarının yurt dışında daha etkin bir şekilde tanıtılması ve desteklenmesi için devletin fuar katılımlarına sağlayacağı desteklerin artırılması önemli bir adım olabilir. Erem, sürdürülebilir başarı için Türk markalarının dünya çapında rekabet avantajı elde etmesi gerektiğini vurgulamaktadır. Bu hedefe ulaşmak için devletin, özellikle fuar katılımlarını destekleyen politikaları güçlendirmesi ve iş dünyasına daha fazla teşvik sağlaması önemlidir.
Türk markaları, Bayim Olur Musun Franchise Fuarları gibi organizasyonlar aracılığıyla dünyaya açılma şansını elde ederek, ihracatta yeni başarı hikayelerine imza atabilir ve Türkiye’nin ekonomik büyümesine katkıda bulunabilirler. Türk markalarının küresel arenada daha fazla varlık göstermesi için atılacak adımlar, ülke ekonomisinin daha da güçlenmesine katkı sağlayacaktır.
